15 Temmuz Darbe Girişimi sonrasında başlatılan, muhalif medyayı ezme harekâtı ivme kazanarak devam ediyor. İlk aşamada Gülen Cemaati'ne yakınlığıyla bilinen yayın organlarını ortadan kaldıran AKP Hükümeti, çok geçmeden tüm muhalif yayınları hedef aldı. Özgür Gündem'in polisler tarafından basılması ve çalışanlarının darp edilerek gözaltına alınmasından sonra birçok TV kanalı, haber ajansı, gazete, dergi ve radyo kapatılmıştı.
Türkiye rejim değişikliğine doğru hızla sürüklenirken, yaratılan şiddet dalgasının sebep olduğu şok etkisi kitleleri hareketsiz kılıyor ve etkili eylemlerden uzak tutuyor. İktidar ise bu şok etkisinden ziyadesiyle yararlanıyor.
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanları'nın tutuklanmasının şoku henüz atlatılamamışken bu kez de, Ekim ayının son gününde Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Murat Sabuncu ile gazete yazarı ve yöneticisi konumunda bulunan 18 kişi sabah saatlerinde evleri basılarak gözaltına alındı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı operasyonun gerekçesini ‘FETÖ ve PKK terör örgütlerine üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek' olarak açıkladı. Soruşturmaya gizlilik kararı getirilirken gözaltına alınanlar beş gün boyunca avukatlarıyla görüştürülmeyecek.
Cumhuriyet Gazetesi'nin yöneticilerine ve yazarlarına yönelik operasyona tepki gösteren birçok sivil toplum örgütü ve siyasi parti temsilcisi ile gazete okuyucuları, gazete önünde bir araya gelerek gecenin ilerleyen saatlerine kadar protestolarını sürdürdüler.