2.01.2025

Mınnına

Yazı ve Fotoğraflar: Deniz Pekkıyıcı Haberi Oku

  • Mınnına
  • Mınnına
  • Mınnına
  • Mınnına
  • Mınnına
  • Mınnına
  • Mınnına
  • Mınnına
  • Mınnına
  • Mınnına
  • Mınnına
  • Mınnına
  • Mınnına
  • Mınnına
  • Mınnına
  • Mınnına
  • Mınnına
  • Mınnına
  • Mınnına
  • Mınnına

Resmi olmayan bilgilere göre Türkiye'de nufüsu 800.000'den fazla olarak belirtilen Nusayriler yoğunluklu olarak, göç  ve istila yolları üzerinde yer alan Hatay, Adana, Mersin ve civarına yerleşmişlerdir. Nusayrilik, Alevi ve  lslâmiyet'in bâtıni yorumuyla tanrısal varlığın tezahüründen bir dizi semavi varlığın zuhur ettiğine dayalı başlı başına  bir inançtır ve her dinde, her inançta olduğu gibi geçmişteki inanışların silik izlerini bugün de taşımaktadır. Temelde Hz. Ali yorumu; Ehl-i beyt sevgisi; ceme, Hızır ve ziyara (ziyaret) inancının güçlülüğü ve günahlarından arınmak ya da  cezalandırılmak için öldükten sonra bir çok defalar başka bedenlerle yeniden doğuş, bu inanç sisteminin en belirgin özellikleri arasında kabul edilir. Dini alimleri Arapça'da şeyh diye adlandırılan dedelerdir.Tarihleri boyunca Haçlılar, Moğollar, Osmanlılar ve Fransızlar gibi bir çok hâkimiyet altında yaşamış olan Nusayriler, Yavuz Sultan Selim'in Suriye'yi aldığı dönemde en yoğun baskıyı görmüş ve soykırıma uğramışlardır. Haleb'de 70 bin Nusayri'nin katledilişi günümüze kadar dededen toruna anlatılmaya devam edilen, unutulmayan saklı bir tarih parçasıdır. Nusayriler Hz. Ali ve Ehl-i beytinin de akıbeti gibi tarihleri boyunca gördükleri baskı ve zulüm nedeniyle gizlenerek ve yoksulluk içinde yaşamışlar, dini inançlarını, gelenek, göreneklerini ve kimliklerini gizlemişlerdir. Öyle ki "Gizlilik" ve "Sır" inanç sisteminin temelinde bugün dahi yer almaktadır. Türkiye'de hâkim anlayışın Alevilere bakış açısı, zaten görünmez kılınan Nusayrileri kendi tercihleriyle de görünmezliğe sevk etmiştir. Ve halen çoğu aileler çocuklarına kimseye Arap Alevi olduklarını söylememelerini, farklı ortamlarda zahiri yaşamlarına devam etmelerini tembihlerler. Özellikle Antakya dışında, anadil olan yerel Arapça, Türkçe şive bozulmasın diye yeni nesillere öğretilmemiş,  yabancılaştırılmıştır.Geç kalınmış bir dönüşün görsel belgelendirmesine dayanan bu çalışma tüm Nusayri yerleşimlerini kapsamayı amaçlamaktadır. İzleyeceğiniz fotoğraflar bu çalışmaya küçük bir giriş olarak Antakya'daki günlük yaşantıyı yansıtmaktadır. *Mınnına: Arap Alevileri'nin dilinde "bizden olan" anlamına gelmektedir.