Taksim Gezi Parkı’nın yok edilmesine karşı duran aktivistlerin ikinci gece nöbetleri polisin şafak vakti yaptığı karanlık bir operasyonla bitirilmeye çalışıldı. Polis saldırısında onlarca kişi darp edildi, bir kişi ciddi biçimde yaralandı ve onlarca çadır yine polis tarafından ateşe verildi.
Önceki akşamdan itibaren sabah saatlerinde bir müdahale olacağı söylentilerine pek de kulak asmayan Gezi Parkı direnişçileri, saat 05.00’te başlayan polis saldırısına uykularında yakalandı. Hiçbir uyarı yapılmaksızın, çadırlarında uyuyan insanların da bulunduğu alana gaz bombalarıyla saldıran çevik kuvvet ekipleri, nefessiz kalan yüzden fazla insanı jopladı, yerlerde sürükledi, TOMA’lardan tazyikli su sıkarak dağıtmaya çalıştı ve Elmadağ’ın sokak aralarına kadar kovaladı. Polis saldırısının sonrasında Elmadağ civarında trafiği kısa süreliğine kesen gruptan gözaltına alınanlar olduğu belirtiliyor. Gezi Parkı civarında polis şiddeti devam ederken, park içinde de daha farklı bir şiddet de devam ediyordu: Direnişçilerin çadırlarının önemli bir bölümü içindeki eşyalarla beraber polis tarafından yakıldı.
Gecenin karanlığından çıkarak yoğun şiddet uygulayan polisin Gezi Parkı direnişçilerini dağıtmasının hemen ardından bu kez mekanik iş makineleri çalışmaya başladı. Parkın 800 metrekarelik bir alanının tahrip edildiği bu çalışma sırasında, saldırıları twitter ve facebook üzerinden haber alan İstanbullular polis barikatının önüne geldi. Saat 05.30’dan itibaren toplanmaya başlayan grup, yıkımı, talanı ve polisin uyguladığı şiddeti sloganlar, ıslıklar ve alkışlarla protesto etti. Bu sırada dozerlerin çalışmasını engellemeye çalışan kimi direnişçilerin de gözaltına alındığı ileri sürüldü. Gözaltına alınmaya çalışılan bir başka kişi ise diğer direnişçiler tarafından polisin elinden alındı.
Her geçen dakika sayıları artan İstanbullular, sık sık polislere hitaben konuşmalar yaparak, yaşanan bu talandan kendilerinin de bir gün zarar göreceğini ifade ettiler. Polislere, kendi çocuklarına bunun hesabını nasıl verecekleri de tekrar tekrar soruldu ve halka karşı güç kullanmaktan vazgeçmeleri istendi.
Polis saldırısı sonrasında başlayan alkışlı protestoları kimi direnişçiler aralıksız tam iki saat sürdürdü. Kimi direnişçiler parkın içindeki çöpleri toplarken, polis barikatının önüne yatan kimi direnişçiler ise kitap okumayı tercih etti. Daha sonra bu grup, polis kalkanlarına yaslanarak okumaya devam etti ve arada da okudukları kitapları polislere uzatarak onları da okumaya davet etti.
Kimi direnişçilerin polis kalkanlarına yazılar yazmaya başladığı sırada sayıları iki yüzü bulan direnişçilere, bazı eylem destekçilerinin sağladığı kumanyalar dağıtıldı.
Gergin bekleyiş ilerleyen saatlerde iş makinelerinin durmasıyla yerini farklı bir heyecana bıraktı. BDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, iki gün önce olduğu gibi yine dozerlerin önüne geçerek çalışmanın durmasını sağlamıştı. Polis barikatının arkasındaki kitle parktan çıkarak Divan Oteli tarafına geçti ve burada Önder’i uzun süre alkışladı. BDP İstanbul Milletvekili Önder’in çağrısı üzerine parka geri dönen grup önce iş makinelerinin yıkım alanını, ardından da polisin parkı boşaltmasıyla sağlam kalan çadırlarını yeniden direniş alanına yerleştirmeye başladı. Yanan çadır alanı temizlendi.
Saatler 09.00’a geldiğinde Sırrı Süreyya Önder ve Taksim Dayanışması’ndan Mücella Yapıcı’nın katıldığı bir basın açıklaması yapıldı. Açıklamalarda, yapılan saldırıların, gerçekleştirilen yıkımın yasa dışı ve 85 trilyonluk bir rantın sonucu olduğu vurgulandı. Mücella Yapıcı, “siz burayı talan etmeye kararlı olduğunuzu söylüyorsunuz ama bilin ki biz de buna izin vermemekte karalıyız” dedi.
Taksim Gezi Parkı nöbetleri ve direniş, projeden vazgeçilene kadar devam edecek.
Polis saldırısının videosu için:
http://www.dha.com.tr/dhavideogaleri.asp?vid=477970
http://www.iha.com.tr/gezi-parkina-polis-mudahalesi-278811-haber